
– Nerden celdunuz?– Bursa’dan geldik teyze ama aslen Rizeliyiz yani yabancı değiliz.– He. Habu neyundur?– Erkek kardeşim.– Bekar mi?– Evet.– Sen?– Evlendim.– Nereye evlisun?– Hatay’a– Rizeli kiz Hatayliyi nere buldun?– Sevdim aldım teyze de ayrılcaz inşallah.– Ayrilcan mi?– Evet.– Sebun var mi?– Var bir tane 2,5 yaşında.– Babasuz mi pakacaksun oni? Bak ne diyim sana. İster benden abla tavsiyesi, ister teyze. Ben çektum, çektum, ne çektuğumi Allah bilur. Evlenduğum günden beri dayaksız günüm geçmedi. Dinle bak anlatayim sana. Ben evlendum halamun oğlina. Kaynanam kaynım hep bile oturduk. İlk kızıma hamileyim. Bir dayak yemişim kaynanamdan kocam kaçti dışari pakti beni. Oyle bole değil, saçimdan tutti, sürükledi. Hamileyim ha. İnsan hamile kariya furur mi? Ben dedim kaçayim attım kendimi dişari. Hağu aykiri yola kadar gitmemle yığıldum. Komşi aldi beni. 8aylık doğum yaptim orda. Bi corsen akça pakça sarı saçli mavi cözli bi kiz. Cuma doğurdum ebi cuma eldi. Gittim anamın evine. Benim de babam yok. Anama dedim kurtar beni. Dedi seni kurtaramam elursen bunların elinde elecesun. 1hafta anca kaldım. Aldiler beni geri. 10günlük lohusayım. Kaynım dövdi beni. Karnıma tekmeler attı. Kocam kaçti gene dışari. Benim rahmim düştü. Komşi yetişti eletti beni doktora. Doktor muayene etti beni. Tutti çenemden. Çıkardı herkesi dışarı. “Abla” dedi “Bana doğru de sen dayak yemişsin. Kim doğdi seni böyle. Ben rapor vericem, dilekçe yazıcaz. Şikayet edeceksun”. Ben tabi kocami seveyrum. Onun hatrina dedim “Yoook şikayetçi değilim” döndüm geri.– Kaçtın mı sen yoksa ona? (Güldü)– Kaçtim ama kandirdi beni da aldi gönlümi.– Şimdi nasılsınız peki? (Gene güldü)– Allah’a şükür.– Yani sen diyosun bana ki sabret sonu güzel olur. Boşanma adam düzelir.– He bak aferum. Mim demeden anladin sen oni. Şimdi de bakayim senunkinin derdi ne?– Yalancı teyze.– Ne yalanci mi?– Hee. Ooo neler neler…– Vu o zaman siç onun içine. Kaç yaşinasun sen? (Bu sefer biz güldük)– 28– Sen daha yeni oldun evlenmeluk. Onune bak.– Kısmet teyze. Hadi biz kalkalım yavaştan. Çay için sağol. Hakkını helal ede.– Ooo olmadi çi boyle. Aç gelun bidahakine. Yemek yiyelum bile.– İnşallah teyze.– Sağdan cidun. Siğir dalmasun size.– Gelirken bi kovaladı zaten.– He. Bizim siğir değil hoş. Ceturdiler Çayeli’nden bir acayip bişe. Oysa benumçiler oooo, bi corsenuz olariii… Hadi selam edeyin sizinçilere, gene beklerik.– Tamam teyze, hadin Allah’a emanet.
Bu yazıya neden hiç yorum yapılmamış anlayamamakla birlikte (sanırım şive ile yazıldığından herkes anlayamamış) merakımdan soruyorum boşandınız mı?
Bana kalsa teyze kendi iç sesini söylememiş.
Yalan tabi ki affedilmez bir şey ama kendi yaşadığı psikolojik ve fiziki şiddet, bebeğinin ölümüne sebebiyet verilmesi ile kıyaslanabilir mi?
Bir de yalanın içeriği nedir sorgulamak da lazım işin içinde yalan varsa direk boşan demek ne kadar doğru bilemedim…