REÇEL

Kalbimle Bir Konuşmam Oldu

Çok mu sıkıldın? Bunaldın mı? Yüz maskeleri bir şeyleri çözmeye yetmedi mi? Yetmiyor demek ki. Demek içerinin maskesi farklıysa, ona da kuru mayayla sütü mü karıştırıp sürsem?

Konuk Yazar: Esril Bayrak

İçteki lekelere hiçbir zaman dıştakiler kadar özen göstermiyorduk, bütün problemimiz buydu. İçerisi önemsiz olduğundan, oraya tıkıştırdığımız, attığımız, atıp unuttuğumuz, homini gırtlak yuttuğumuz, geviş getirip gene öğütmeye çalıştığımız hiçbir şeyi tam olarak kusamıyorduk da. Bütün problemimiz buydu. İstiyorduk ki cildimiz sivilceleri kussun, selülitleri ve saç derimiz fazla yağları. Tırnaklarımız yeterince güçlü mü? Buna özel ojeler var, E vitaminli. Onlardan sürdük mü tamamdır. Fazlalaştı mı sivilcelerin? İki tepeleme tatlı kaşığı kakao ve pirinç suyu yeter de artar bile. Dişlerin çok mu sarardı? Çilek ve karbonatı karıştır. Bir şeyleri bir şeylerle karıştırıp, karıştırıp da dışımızdaki lekelerden kurtulmaya çalışmaktan, içteki kırışıklığa sıra bile gelmiyor. Çok mu sıkıldın? Bunaldın mı? Yüz maskeleri bir şeyleri çözmeye yetmedi mi? Yetmiyor demek ki. Demek içerinin maskesi farklıysa, ona da kuru mayayla sütü mü karıştırıp sürsem? Böylece içimdeki kırışıklık düzelir mi? Saçlarımın uçları kırılmasın, telleri güçlensin kuvvetlensin diye sürdüğüm bakım yağını kalbime de sürsem? Kırılmasa hiç. İçinde kelimeler hareket ettiğinde gıcırdamasalar. Tahta bacaklarına, menteşelerine iyi gelmez mi bu yağ? Gelmez, gelmiyormuş işte. Hemen kalp yogasına başlayayım o zaman, yüreğimde derinleşmiş çizgileri, çukurları bir güzelce gerip bekleyeyim. Aman ya! Her şeye kırışıp, kırılıp, üzülüp, büzülüp durmasın o da. Bak el âleminki ne de güzel; dipdiri. Taş gibi duruyor. Sen niye böyle epridin canımın içi? Bugünden tezi yok hemen botoks yaptıracağım sana. Ne? Detoks mu? O, onun için değil ama yaparız elbet onu da. Akıllım, sen hele önce bir kelime detoksu yap. Şiştin, şiştin patlayamadın içindekileri söyleyememekten. Patlarsan patla, orası dert değil de kaliteli çatlak kremleri dünyanın parası. Hem daha kollarımda, karnımda varken çatlaklar; çatlamış, pişmiş, kızarmış duruyorlarken öylece, o güzelim kremleri sana mı harcayacağım? Ah, zavallı, çok beklersin. Yumurta mı iyi geliyordu çatlaklara? Akı mı sarısı mı bilmiyorum da neyse ne. Belki ondan sürerim sana. Birazcık, azıcık, fazla şımarma. Heh, iyi. İyi hadi kal sağlıcakla. 

Konuk Yazar

2 yorum

  • En son sıra gelen, en az duyulan, en hoyrat kullanılan e haliyle en çok da yorulup, zarar gören parçamıza haklı bir sesleniş olmuş. Benimkine (kalbime) dokundu hem de en derinden…Sadece kadınlar hem sade kendi kalpleriyle böyle bir konuşmayı yapsalar…Vallahi dünya değişir.