Sizinle Savaşa Karşı Barış için Buluşan Kadınlar’ın bildirisini, konuk yazarımız Neslihan Akbulut Arıkan’ın girişiyle paylaşıyoruz…
Aşağıda sizinle paylaşmak istediğim metin aktif üyesi olduğum Buluşan Kadınlar isimli platformumuzun bir çağrı metnidir. Bazılarınız Buluşan Kadınları önceki faaliyetlerinden tanıyıp biliyorsunuz. Bilmeyenler için de kısa bir tanıtım blog sayfasında mevcuttur. Silahların susması, ölümlerin durması, bu kara günlerin geçmesi için söyleyecek bir kaç sözümüz vardı. Ekin Wan’ın ölü bedenine yapılanlar isyanımızı taşıran son damla oldu şu kara günlerde. Basına yansıyan yansımayan her ölüm çok acılar barındırıyor. Ancak ölü bir kadının bedenine işlenen vahşet ve bunun medyaya yansıması hepimizi daha hasta, daha kırgın ve daha da kirlenmiş hale getirdi. Bu nedenle isyanımızı sizlerle bu sayfadan da paylaşmak istedim. İsyanın sesi duyuldukça hep birlikte iyileşmek imkanına biraz daha yaklaşırız umuduyla…
Her savaş, haklı-haksız ayrımı olmaksızın, insanlık ve diğer tüm varlıklar için büyük kıyımlara sebeptir. Ölüye işkenceyi ve bunun teşhirini bir metot olarak kullanmak ise savaşın bütün bu kötücüllüğüne ek olarak insanlığın üzerine çöken bir lanet olmuştur. Biz bu savaşın ne kadar kirli olduğunu bilen kadınlar olarak bu topraklarda inşa edilmeye çalışılan barışı yok etmek için başlatılan çatışmalar sonucu evlerimize düşen ölüm haberleri ile yanarken, bir kadının cansız bedenine gerçekleştirilen bu saldırıyla yüreğimizin iyice dağlandığını hissettik. Ölü bir bedene saldırıp teşhir ederek gerçekleştirilen bu vahşeti kınıyoruz!
Canlının olduğu gibi, ölünün de bedensel bütünlüğünü tanıyan, barışın bir hukuku olduğu gibi savaşın da hukuku olduğunu öğütleyen bir dinin mensubu kadınlar olarak cansız bir bedene karşı işlenen bu saldırıyı lanetliyoruz. Devletin resmi makamlarından bu vahşetin sorumlularını ve o vahşet görüntülerini medyaya taşıyanları tesbit etmelerini, haklarında yapılacak hukuki işlem ve cezalandırmaların kamuoyuna açık bir şekilde yapılmasını talep ediyoruz.
Hiç bitmeyecek bir sözü tekrarlamaktan biz vazgeçmeyeceğiz: Bu topraklarda savaş ve çatışma istemiyoruz. Her yerde ve herkes için barış, özgürlük ve adalet diyoruz!
[…] Yazının tamamı için Reçel Blog’a devam edin […]