Konuk YazarKonuk Yazar: yasemin c.
Mehlika’nın imam hatibe gideceğini / gittiğini öğrenenlerden bazıları, “Kendi mi istedi?” diye soruyor.
Hâlbuki Mehlika ilkokula giderken, anaokuluna giderken, kung-fu’ya, perküsyona, çocuk akademisine, yüzmeye ve izciliğe giderken böyle sormamışlardı. Muhtemelen imam hatip haricinde bir okula yollasaydım da sormayacaklardı.
Çocuğumu asla imam hatibe yollamam diyen birinin, “peki, Mehlika’ya sordunuz mu?” demesine katıla katıla gülmek istiyorum. Sen sordun mu/ soracak mısın evladına, imam hatibe gitmek ister misin diye? Demek istiyorum ki seçme hakkı sunacak mısın? Seçse izin verecek misin?
Bir de Mehlika’nın yanında hususiyetle onun fikrini değiştirmek için güya benimle kritik yapar gibi görünüp çocuğu kışkırtmaya çalışanlar var; “ama imam hatip çok zor. Orda fazladan su kadar ders var. Çocuk çok zorlanır”. Kıyamam.
Ve elbette, imam hatipten mükemmellik beklemek durumu ve bu mükemmelliğin olmamasından ötürü ortaya çıkan imam hatipli gençlerle ilgili anlatılan korkunçlu hikâyeler var tabi. “ İmam hatip öğrencisi ama erkek arkadaşı var. İmam hatip öğrencisi ama makyaj yapıyo. İmam hatip öğrencisi ama kızlara asılıyo. İmam hatip öğrencisi ama… ..si ama.. ..si ama…” Nerdeyse tüm ise yaramazlar imam hatipte toplanmış. Nerde sorunlu bir genç var oraya gelmiş. Krolar mi dersin, seviyesizler mi, banaller mi.. vay anam! Meğer başka okullara gidenler kız kesmiyor, flört etmiyor, makyaj yapmıyor da bütün bunlar salt imam hatip öğrencilerinin başının altından kalkıyormuş.
Biri insanlara ortaokul ve lisede okuyanların çocuk ve gençlerden oluştuğunu anlatabilir mi bi’zahmet? Ha bir de imam hatibe gidenlerden evliyalık sertifikası, peygamberlik belgesi istemiyorlar. Mezun olurken de bu tur belgeler vereceklerini iddia etmiyorlar.
Çocuk devletin midir, ailenin mi diye tartışılır nicedir. Karar verdim çocuk “çokbilmiş diğerlerinindir”.
Ve son olarak evet, başarısızlarla, sonradan görmelerle dolu; kızların okula giderken başlarını örtüp çıkışta açarak erkeklerin kollarına girdiği; ek dersleri olan, fazladan mesai yapılacak imam hatibe (umarım buradaki ironiyi gerçek zannedenler çıkmaz) Mehlika isteyerek gitti. Hem de öyle istedi ki sabahın nurunda ben uyanmadan giyinip odasını toplayıp bizi uyandırıyor. Daha önce böyle bir motivasyon hiç görmemiştim ondan.
Şimdilik böyle, sevmezsek beğenmezsek okulu değiştirebiliriz. Hatta okulu terk edip homeschool da yapabiliriz. Keyif bizim değil mi?
Feyza |REÇEL
[…] Yazının tamamı için Reçel Blog’a devam edin […]
90’ların ortalarıydı. Bizim evde “mehtap düz liseye mi gitsin, meslek mi okusun, yoksa imam hatibe mi gitsin” diye düşünülüyordu. Zorla imam hatip okuyan komşu oğlu “sakın gitme, sopa ile dövüyorlar orda, çok sert hocalar var” dediğinde çoktan vazgeçmiştim oraya gitmekten. Meslek lisesi sınavını kazanamayınca da düz liseye kayıt olmuştum. Sonra pişman oldum elbette. O çocuğun korkutmalarına, kendi istememezliğine kanıp gitmemiştim. Sonra pişmanlık fayda vermedi tabii. Üniversitede kat sayı problemi olduğunda da “iyi ki imam hatibe gitmemişim” demedim. Gene herşeye rağmen içimde orada okumak kaldı. Mehlika kızımızın yolu açık olsun, inşallah iyi olur.
Sanırım müslüman ve sünni siniz çünkü imam hatip liselerinde sünni esaslara bağlı din eğitimi verildiği yazıyor.
Eğer burası yorumlara cevap verilen bir platform ise ilk sorum
Sünni inancına göre kadınlardan imam olmuyor,niçin kızınızı imam hatip lisesine gönderiyorsunuz?
İkinci sorum kadınlardan niçin imam olmuyor?
Üçüncü sorum İmamlık bir meslek olarak (din ADAMLIĞI) doğru bir yaklaşım mı?
Mezheplere göre değişir kadının imamlık yapıp yapamayacağı ama bunu bir çok kişi bilmez, meslek olarak doğru mu demişsiniz bir toplumda bir düzenin olabilmesi için herkesin bir görevi olması lazım okullar gibi okulsuzluğu destekleyen biriyim fakat bazı aileler çocuğuna yetemeyebilir, sosyal ortam sağlayamayabilir okula gitmesi evden daha iyidir yani, buda bir düzendir.
Mezheplere göre de değişmezmiş kadın imamlık yapabilirmiş ben de şuan öğrendim..
İlgin için teşekkür ederim sorum aslında kadının sadece kadına değil erkeğe de imamlık yapması idi yani
camilerdeki imamlar gibi,sanırım senin cevabın kadının kadına imamlığı ile ilgili,çünkü yaptığım araştırmada sünnilerde kadının erkeğe imamlığı kabul gören bir durum değil fakat kuran da böyle bir yasak ile karşılaşmadım.İmam hatipli olduğunuzu belirten yorumu temel edinerek dini bilginizin yeterli olduğunu düşünerek birkaç soru daha sormak istiyorum.
İlk sorum kuranda yasaklanmadığı halde kadının erkeğe imamlığı niye yasak,kadın islmam da erkeğe göre daha mı aşağı ki bununla ilgili bir ibarede kuranda karşıma çıkmadı? (fakat mesheplerde bu ibareler oldukça fazla karşıma çıktığını belirtiyim)
ikinci sorum yasin suresi 69 da De ki ” Ben sizi ancak vahiy ile uyarıyorum.” geçerken müslümanlar niye mesheplere,vahiy dışı kaynaklara yönelmektedir?
üçüncü sorum ise istatiksel amaçlı bi merak imam hatip lisesi öğrencisi olarak kuranı anlayarak baştan sona okudunuzmu ve çevrenizdeki arkadaşlarınız bunu yapıyorlarmıydı?
Kıyamet Suresi 17,18,19
Ey Rabbim! Benim toplumum bu Kuran’ ı devre dışı tuttular. Ayeti hakkında ne düşünüyorsunuz?
Evet, bayanın bayana imamlığıydı kastım.. Kadınlar yaratılış itibariyle güzel ve narin yaratılışlıdırlar, ahzab 59 da bunu destekleyi niteliktedir, ayrıca hadislerde de bayanların arkada namaz kıldığından bahseder,tam tersi eşitsizlik değilbence yatılış olarak güzelliğinin korunması için erkeklerin onunde imamlık yapması doğru değildir, bu benim çıkarımım.. Dini bilgilerinizin yeterli olduğunu varsayıyorum demişsiniz maalesef değil ama yine kendimce cevap vermek istiyorum.. Meal okudunuz mu yada arkadaşlarınız ok du mu demişsiniz, mesele burda aslında imam hatipli olmak değil Rabbimizin bize verdiği aklı kullanmak, dinimizi merak eden okudu araştırdı ki maalesef Kuranı sadece mealden anlayamayız( meal arapçanın tam olarak karşılamadığı için ve gunumuzdeki kelimelerin anlamıyla geçmişteki kelimelerin farklı anlamları karşılaması sebebiyle farklı tefsirler de okumamız gerekir) derdi not olan derse çalıştı unuttu, sonuçta insanız.. Herkes bulunduğu ortama ayak uyduramaz ki ben tesettur ayetini 11. Sınıfta öğrendim (merak edip okuyup araştırdığım zaman) mezheplerde Kuran dışı şeyler değildir Peygamber Efendimizn döneminden gunumuze yaklaştıkça bazı meselelerin anlaşılması zorlaşmıştır alimler(ciddi eğitim almış u alanda yoğunlaşmış, kendini geliştirmiş kişiler) farklı görüşler sunmuşlar bunun sonucunda mezhepler ortaya çıkmıştır, bu da yanlış bir şey değildir Kuranla çelişen bir durumu zaten reddederiz, Allah hepimize akıl vermiş farklı dusunmemiz özel kılar bizi eğer herkes bir dusunse doğru yanlış olmazdı.. İmtihanda..
sunni esaslara bagli din egitimi verildigi yaziyor yorumuna yorumunuz?
Schrödinger’in ilk sorusuna sadece cevap vereceğim. Kız çocuklarını ebeveynler çocukları imam olsun diye göndermiyor. Daha doğrusu kimse çocuğum imam olsun diye göndermiyor. Bence daha iyi dini bilgi alsın diye gönderiyor. Veya daha dindar olsun diye gönderiyor. Okulların isminden yanlış anlaşılmasın artık. Ama yanlış anlaşılmasın, ben kızım veya oğlumu imam hatip okullarına göndermem. Erkek ve kızların ayrı sınıflarda hiç birbirini görmeden, teneffüslerde oynamadan eğitim almasına karşıyım. Ailelerin tercihidir doğru ama bunun bir tür ayrımcılık olduğunu düşünüyorum. Kızlarla erkekleri cinsiyetlerine göre ayırmak olduğunu düşünüyorum. Çocuklara karşı cinse sexist (cinsiyetçi) tavrın empoze edildiğini düşünüyorum. Karşı cinsi bu çocuklar nasıl tanıyacaklar, sonrasında nasıl dostluklar veya sevgili edinecekler. Birlikte yaşamayı nasıl öğrenecekler. Benim “laik” aklım sırrım ermiyor. Benim okuldan liseden süregelen o kadar güzel erkek arkadaşlarım var ki. Artık çocuklarımız tanışıyor, onlar dostluk kuruyorlar.
Mehlika ve ailesi mutluysa diyeceğimiz bir şey yok. İnşallah başarılı olur. Benim de temennim bu. Ancak unutulmasın ailelerinin özel okullara gönderemediği alevi çocuklar var bu memlekette ve istemeyerek imam hatip okullarına gitmek zorunda kalıyorlar. Pek çok lise imam hatip lisesine dönüştürüldüğü için öğrenci açığı olan bu liseler. Çünkü bu çocukların meslek okullarına puanları yetmiyor. Sünni dini eğitim alıyorlar, çoğu da alevi olduğunu gizliyor.
Duz liseye gitsin Allah aşkına illa imam hatip mi var puansız alan? Ki imam hatipler de artık puanla alıyor.. Ve ayrıca islam’da sevgililik haramdır bu yüzden sınıflar ayrıdır, birlikte yaşamayı abilerinden babalarından öğrenebilirler ki evlilik kısmında da nişan sonrası görüşme tanıma donemi var sınıfların birlikte olması sizin için avantaj olabilir ama benim gordugum çok şey olumsuzdu.. Ayrıca imam hatipliyim dindar kelimesini yada dinle ilgili şeylerin kalıplara sığdırılmasını sevmiyorum..
Benim yakınımın oğlundan bahsediyordum. Sistem onu imam hatip okuluna yerleştirmiş. Çok uğraştılar ellerinden bir şey gelmiyor. Zaten bütün problem o bildiğiniz tanık olduğunuz duyduğunuz olumsuz örneklerden geliyor. Diğer olumlu örnekleri bilemiyorsunuz göremiyorsunuz. Çünkü onlar haber olmuyor, çünkü diğer sıradan insanların hayatlarına tanık olma imkanı yok.Nasihat etmek gibi olmasın ama gördüklerinizle genelleme yapmamaya çalışın. Ben yapmamaya gayret ediyorum. Haram meselesini bilemem tartışmam sizinle. Benim “laik” aklım için haram gibi düşündüğüm bambaşka şeyler. Hırsızlıktır,çocuğa el kaldırmaktır, şiddetdir, ahlaksızlıktır vs. Sevgililik asla değil. Çocuklarımın mesela illa da babaları abileri veya benim gibi mi ilişki kurması gerekiyor. Zaman değişiyor, dünya değişiyor vs.
Ailem sizin normal diye değerlendirdiğiniz ailelerden, kardeşlerimde , yakın arkadaşlarımda, iki ortamı da gozlemleme imkanım olduğu için size böyle bir yorum yazdım, sistem işlerini pek bilmiyorum doğrusu haksızlık olmuş…
Birde islamda zaten şefkat,peygamber efendimizin torunlarıyla oynaması örneğin yada bir çocuğun kuşu öldugunde onun acısını paylaşmak gibi, çocuklara insanlara değer vermeyi öğutler insan olmayı öğutler, Peygamber efendimiz doneminde olan savaşlarda dusmanın bile ölmesine sevinmemek gibi, hırsızlık ve ahlaksızlık hoş görülmez, ve bazı kurallar vardır ki bunlarda da güzel hikmetler vardır insanların incinmemesi gibi..
söylediklerinize katılıyorum ama şu laik akıl nedir aklınızda din ve devlet işlerini birbirinden ayırmıyomusunuz o nedir.Boko haram!!! Bunlarda batı tarzı eğitim haram diyolar napalım şimdi okul basıp milletimi kaçıralım.Sana göre haram bana göre değil sen hala tek islammı var zannediyosun mevcut hükümetin dikta ettiği bir rövanş gibi siyasi malzeme yaptıgı dini diktaların öğretildiği okullara mı göndermek zorundayız çocuklarımızı.Bilim,sanat,edebiyat,bunlara ihtiyaç varken imam okulu nedir, ülkenin imamamı ihtiyacı var, skolastik olmaya devriliyor gençler ama ben özgür düşüncenin türkiye yi etksi altına alacağını biliyorum ve bildiğim diğer kesinlik bu durum büyük bir yıkım sonrası gerçekleşecek olması, toplumsal olarak bukadar güçlü banazlıklarımız varken dibe vurmadan tam olarak ayağa kalkmanın imkansız olduğunu düşünüyorum.Ayrıca toplumsal gelişmişliğin üst kademesinin ise toplumsal yok oluş olduğunu düşünmekteyim bu yok oluş fikirsel değil fiziksel bir yok oluş.İGE endeksinin en yüksek olduğu ülkelerdeki nufus artış oranları daima düşüş trendindedir. insan ırkının geliştikçe türünü daha iyi tanıması,rasyonelleşmesi,belki bencilleşmesi ile ilintili olarak türünün sonunu getirmesi gözden kaçırılmaması gereken ayrıntıdır.Irkımız için gelişmişliğin son halkası yokoluş heralde
Biz müslumanların fikirleri ayetler üzerinedir Kur’an la çelişen fikirler zaten islam değildir Allah hepimize akıl vermiş yok devlet diktesi bilmem ne derken gerçek islamı sorgulamaktan uzaklaşıp başkalarını eleştiren laik kafalar olmuşuz islam dininin temelinde kan, şiddet, bişeyleri dikte etmek yoktur okulları basıp milleti okuldan kaçırmak şöyle dursun savaşta bile öldurduğu dusmana sevinmez bir Müslüman, bazı ayetler sürekli tekrarlanır hatta bir çoğu hiç düşünmez misiniz? Hiç akletmez misiniz diye başlar.. Rabbimiz bize verdiği aklı kullanmamızı ister ama bazıları o güzelim aklı kullanmak yerine medyanın bize aşıladıklarını tercih edip robotlar haline gelirler, çuvaldızı hep başkalarına batırır adeta kendini yok eder..
Bu arada bunu da söylemeden geçemeyeceğim çok sabitsiniz, bir olayın üzerinde dusunurken adil olun kimse imam hatipte imam olmak için gitmiyor! Ki bunu da siz bilemezsiniz böyle bir ortamda bulunmamışsınız..
(Eğer bana yazdıysanız bu cevabı) Ben gayet iyi biliyorum imam hatibe imam olmak için gidilmediğini. Zaten bunu ilk yorumumda belirtmiştim. Sabit fikirli pek değilimdir, ama siz öyle gördüyseniz bilemem. Dindar arkadaşlarımdan gerçek islamı öğrenmeye gayret ettim hala ediyorum. Ancak yeryüzünde maalesef böyle bir islam ülkesi yok, olacağı da yok. Tam tersine gidişat feci hele hele islam dünyasında. Eleştirmeye kalkışıldığında da kolay yol seçilir genellikle, batılı ülkeler suçlanır vs.
SİZE cevap vermeyeceğim. Kod adınızı hiç beğenmedim. Sizinle hemfikir olmam mümkün değil, ve tartışmam.
Tartışma değil fikir alış verişi ;) kod adım değil kendi adım..;)
O mesaj size değildi. etyiyenmahcup a idi.
Sizin için dememiştim sabit fikirli diye diğer yorumu da uzerime alındım afedersiniz.. İslamı öğrenme yolunda Allah kolaylık versin bize :) islam ülkesi var ya da yok önemli olan birey olarak ona uygun yaşayabilmek..:)
Bende aaa imam hatipe mi gideceksin sınıfındandım.. Çok şükür ki ailem onume secenekler sunup seçmemi istemişler bende imam hatip demiştim, iyi ki de demişim imam hatipten sonra (imam hatiplerin önu açıldıktan sonra) herkes aa en iyisini sen yaptın aa keşke benim çocugumda senin gibi olsa bırak çocuğunu istediği gibi olsun özel olsun niye birine benzesin senin çocuğun! Senin çocuğun dünya bir tanecik..
İlkokuldayken kendimden büyük kuzenlerimin imam-hatip okuluna kaydolduğunu hatırlıyorum. Daha o zaman karar vermiştim imam-hatipte okumaya. Bir gün ilkokul öğretmenimiz sınıfta hangi okullara gitmek istediğimizi soruyordu. Ben sınıf başkanıydım, öğretmenin yanından ayırmadığı en parlak öğrencisiydim, Anadolu lisesi sınavlarına kaydımı kendi yapıp özel hazırlanmamı sağlamıştı. Bana sorduğunda imam-hatipe gitmek istiyorum demiştim. Neden diye sordu, başımı örtmek istiyorum dedim. Bu iki cevap onu deliye döndürmüştü. Beni tahtanın önüne çıkardı, tüm sınıfın ortasında “kim sokuyor bu düşünceleri kafana” diye sıkıştırmaya başladı. Ben kendim istiyorum dedikçe, “annen mi, baban mı” diye üstelemişti. Sonra annemi okula çağırıp konuştu. Ne konuştular bilmiyorum tabii, ama anladığım kadarıyla imam-hatipe gidersem bana ne kadar yazık olacağına ikna etmeye çalışmış. Bilmiyordu ki evimizin çok uzağındaki o imam-hatip okuluna gitmem aileye ekstra maddi külfetti. Ben diretene kadar da ailemin beni o okula göndermek gibi bir niyeti de fikri de yoktu. Anadolu lisesi sınavında başarılı olunca hayalimdeki o okulu tercihimin başına yazdım ve kazandım. Tercih sonuç belgesi ilkokul öğretmenimi ayrıca yıkmıştı. Okula kayıt yapıp, formamı giyip, lacivert başörtümü taktıktan sonra onu ziyarete gittiğimde yeni öğrencilerinin karşısında, bütün sınıfın içinde beni kovmaktan beter etmişti. Halbuki sınıfımızda belki de kendi tercih ettiği okula giden bir tek bendim. Aileler kimseye sormamıştı kim ne istiyor diye. Kimisi oturduğumuz mahalleye yakın ticaret, motor-sanat, sağlık lisesine, kimisi en yakındaki düz liseye kaydedildi. (Motor-sanata yazılan arkadaşım Mustafa o okula gideceğini bize söylemekten bile çekinmişti. Sonrasında karşılaştığımızda okulundan nasıl nefret ettiğini anlattı, derslere tamirci tulumuyla girdiklerinden falan bahsetti.) Hasıl-ı kelam kimseye fikri sorulmamıştı ama herkes imam-hatipe gidenlere “kendi rızanla mı” diye sormayı borç biliyordu adeta…
Yeni okuluma gittiğim servis otobüsünde çok sevdiğim ve hep yan yana oturduğumuz bir arkadaşım vardı, Tuba. Tuba okuldan nefret ediyordu. Dahası mahalledeki arkadaşlarının kendini başörtülü görmelerini hiç istemiyordu. Ailesinin zoruyla imam-hatipe yazılmıştı. Yaz-kış kapüşonlu bir hırka giyerdi. Okul çıkışı servisten iner inmez başörtüsünü tek hamlede sıyırıp kapüşonu kafasına geçirirdi. Hem bizim onu başı açık görmemizi istemiyordu, hem de oturduğu sitede kimsenin onu başörtülü görmesini… Bu durum üzerine fazla konuştuğumuzu hatırlamıyorum. Yıllarca yan yana koltuklarda oturduk, her gün onun aynı çeviklikle başörtü kapüşon arası hızlıca kıyafet değişimini izledik. Başörtüsü başında hep iğreti dururdu. Bunun üzerine çok konuştuğumuzu hatırlamıyorum ama birkaç defa “bir gün bu okuldan kurtulup başımı açıcam” dediğini hatırlıyorum. Üç yılın sonunda dediğini yaptı, babasını ikna etti imam-hatipten ayrılıp başını açabileceği bir liseye kayıt yaptırdı. Ayrılırken çok üzüldük, çok ağladık. Ama onun adına sevinmiştik.
Sonra 28 şubat dönemi geldi, biz başörtülü öğrenciler okulların önlerinde beklemeye başladık. Aileler okullarımızı kaybetmemiz ya da polisle karşı karşıya gelmemiz konularında endişeliydi. O güne kadar kendi rızamızla mı başımızı örttüğümüzü soran güruh ortalarda yoktu. Ailelerden okul önüne gelip kızının başını zorla açıp okula girdirenler oluyordu. Yine çok yakın bir arkadaşımı, Emine’yi bir sabah annesi hepimizin gözü önünde tekme tokat dövüp, başından başörtüsünü çekip, ite-kaka okul kapısından içeri sokmuştu. Bugün özgür olamamaktan yakınan medya öbek öbek okul önünde bekleyişlerimizi hiç görmüyordu. Daha 11-12 yaşımdan itibaren eğitim alanında ilerlemeye çalışırken çok değişik siyasi müdahalelere muhatap olan birisi olarak hep kendi tercihimi yaşadım, sonuçlarına katlandım, acı çekmedim değil ama pişmanlık, utanç, bastırılmışlığın verdiği bezginlik gibi yıkıcı duygular yaşamadım. Eğer bu satırları okuyan siz de kendi etrafınızda karşılaştığınızda sadece tubaya üzülüp, beni ve emineyi sorgulayıp, mustafayı hiiiç umursamadıysanız gerçeğin çölüne hoş geldiniz demek istiyorum.
Kötü haber şu, o güzide eğitim sisteminin, “çarpık” okullaşmanın ve sevgili türkiye aile yapısının sorunlarını imam-hatiplere olan önyargımız üzerinden çözemeyeceğiz, üzgünüm…
benimde kizim ilkokul 4.sinifta imamhatipte okumasini istiyorum kizimda istiyor.bugun bi arkadasa imamhatibe gondemek istedigimi soyledigimde tepki aldim cocugun onunu kesme bisey olamaz bitirince daha iyi yerlere gelmek varken gonderme sakin dedi ck uzuldum hayat sadece dunyadan ibaret degil.
sevdigim tanidigim imam hatip mezunu degerli insanlari bir yere ayirirsam,
iyi ki imam hatibe gitmemisim, gittigim okul bana her manada cok sey katti, farkli insanlara tahammullu olmayi ogretti.
Elbetteki bütün okullarda sorunlu çocuklar var ancak imam hatip bazı çocukların “yola gelsin” diye gönderildiği okul oluyor çoğu zaman. Bu durumda orada “sorunlu” çocuk sayısı daha fazla ya da “sorun” içerikleri daha ciddi oluyor. Şikayetçi olduğunuz cümleleri çoğu zaman ben de ailelere söylüyorum çünkü genelde bilinçsiz gönderiliyor çocuklar. İsteyerek gidiyor ve hayalindeki ortamı bulabilmişse ne mutlu size. Bunların dışında gerçekten imamhatip in ders içeriği ağır bütün bunlar gerçekse çocuğun istemeden gönderilme ihtimaline karşılık bunların sorulması sizi neden rahatsız ediyor? Ha sanane kısmına gelince evet tabiki herkesin hayatına kimse karışamaz
ben 14 yaşındayım liseye geçtim. ortaokulu imamhatipte okudum ve bana özel okulda okuma şansı verseler yinede okumazdım eminim ki gideceğim birçok diğer devlet okullarından daha iyi bir okul seçmişim inanılmaz kaliteli bir okuldu binası yeniydi hocalarıda çok kaliteliydi hiç böyle ciddi ve soğuk değillerdi çok sempatiklerdi biz imamhatipin ilk mezunları olacaktık ve o yıl devlet okulları arasında 1. sırayı aldık bilgi yarışmasında bir özel okuldan sonra 2. olduk benim puanım ise bulunduğum ildeki fen lisesinden sonra bütün okullara yetiyordu bazen kendime soruyordum o kadar fen lisesini tutturabilecek kadar çalışmışken neden tutturamadığımı ve şu sonuca vardım eğer tuttursaydım il dışındaki imamhatip lisesine gitme şansım olmayacaktı belki de böyle bir hikmeti vardır şahsen ben ortaokulda mesleki derslerde hiç zorlanmadım sağolsun hocalarımızda çok yardımcı oldu çok kolaylık gösterdi hatta arapça bana ingilizceden her zaman daha kolay gelmiştir tabi sınavlarda ve yazılıda sormuş oldukları ingilizceden bahsetmiyorum pratikte. Diyeceğim şu ki eğer imamhatip ortaokuluna gİdecek olanlar varsa bence tereddüt etmesinler ama okulunuzu severek gidin hocalarınızın diğer gideceğiniz devlet okullarındaki hocalardan farkı yok tabi ben şanslıyım ki bana daha iyi hocalar denk geldi ve şu tez yanlıştır ki imamhatipten mezun olanlar yalnızca imam yada hatip yada kuran kursu hocası olmazlar istediğiniz liseyede gidersiniz istediğiniz mesleğide olursunuz ve bunun yanı sıra size artısı dini yönden verilmiş olan ağırlıktır yazın camiyede gitmiyorsanız ve başka türlüde bir imkanınız yoksa eğer tecvidi mahreci başka hiç biryerde öğrenemiyeceksiniz demektir bunun sonucu olarakta kuranı doğru bir şekilde okuyamıyacaksınız demektir ayrıca okula açık gitmek serbest o yönden bir sıkıntısı olan varsa sadece kuran-ı kerim dersleri hariç açık gidilebiliyor bende 5. sınıfta açık gitmiştim mesela… neyse biraz uzun oldu galiba bunlar benim düşüncelerim yardımcı olduysam ne mutlu bana sağlıcakla kalın…