REÇEL

Ne Çok Yol Aldık

Bazen rahmimle öfkeli monologlarım oluyor, neden bana regl dönemlerimde bu kadar acımasız davrandığı için. Fakat bugünden o günlere baktığımda önce sevgiyle kucaklıyorum kendimi, ne çok yol aldık birlikte seninle. Bugün biliyorum ki beni bir kadın yapan şey, salt bir rahime ve yumurtalığa sahip olmam, regl görmem değil.

Görsel: Hunjung Kim

Konuk Yazar: Buhranlı Pencere

Bugün reflü başlangıcı tanısı aldım. Doktorum bana dikkat etmem gereken şeyleri teker teker açıklarken çok kısa bir süre odanın içindeki pencereden dışarıya baktım, sanki o birkaç saniye ile o uzamdan koptum ve birkaç saniye sonra da geri geldim… O birkaç saniye, beni bundan yaklaşık altı yıl öncesine alıp götürdü ve bu satırları yazmaya ikna etti. On beş yaşına kadar hiç adet görmemiş bir genç kız olarak defalarca kez gitmek istemediğimi, korktuğumu ya da belki bir gün kendi kendine geleceğini söyleye söyleye annem ve babamın beni jinekoloğa götürme tekliflerini reddetmiştim. Aradan geçen zaman boyunca çevremde hâlâ hiç regl olmamış tek bir arkadaşım bile kalmamıştı. O zamanlar, annemin de pek çok akranına göre geç regl olmuş olmasının ardına sığınıyordum. Ta ki abla olarak seslendiğim benden yaşça büyük olan kuzenimin tepemde tam anlamıyla dakikalarca jinekoloğa gitmem için dil dökmesine kadar. Her nedense, o gün jinekoloğa gitmeyi kabul ettim. Belki de yılmıştım ya da tam anlamıyla sağlığım için artık daha fazla tedirgindim.

On altı yaşıma günler kala kuzenimle birlikte onun jinekoloğunun yolunu tuttuk. Kendimi o kadar çok gergin hissediyordum ki bir an önce doktor sağlığımda kötü giden bir şey var ise hemen söylesin istiyordum. Bana o güne dek geri adım attıran şey de tam olarak buydu, eğer kötüye giden bir şey var ise onunla yüzleşmek zorunda kalacaktım. Bilmemek beni daha iyi hissettiriyordu.

Doktora henüz hiç regl olmadığımı söylediğimde ilk olarak rahmim ve yumurtalığımın olup olmadığını kontrol etmesi gerektiğini söyledi. Oturduğum o koltukta saniyeler saatler gibi işliyordu, kafamdan bir sürü soru geçiyordu:

Nasıl yani rahmim olmayabilir mi?

Ya bir rahmim yoksa?

Şimdi neler olacak?

Rahmim ve yumurtalığım varmış. O gün, primer amenore[1] tanısı aldım ve doktorum beni bir ilaç tedavisine başlattı. Bu ilaç tedavisi sonucunda regl olacaktım. Ayrıca, bunca süredir hiç regl olamadığım için rahim duvarımın kalınlaştığını söyledi ve beni regl olduktan hemen sonra belirli tetkikler için tekrar çağırdı.

Günler günleri gerçekten kovaladı, doktorun bana söylediği gün kadar gün geçti ve regl olmadım. Her sabah ilk yaptığım şey, o gün regl olup olmadığımı kontrol etmekti. Artık bıkmıştım. Bu saatten sonra regl olacağıma olan inancım da kalmamıştı. Artık iç çamaşırıma ped takmaktan vazgeçmiştim, nasıl olsa gelmeyecekti. Tam olarak iki gün sonra, regl oldum. Bedenimin ne zaman en çok acı çektiğini söylemem gerekirse ilk regl dönemim diyebilirim şüphesiz. O kadar çok kanamam vardı ki pedlerin hiçbir işlevi kalmadı; annem benim için çocuk bezi satın almıştı. Suratım bembeyazdı ve çok ağrı çekiyordum. Gelmişti, ama tam da doktorumun dediği gibi, gelirken benden yılların acısını çıkartmayı da ihmal etmemişti.

Yapılan tetkikler temiz çıktı. Bu tetkiklerin neden yapıldığını ilk başta anlamamıştım. Bunu test sonucu temiz çıktığında öğrenebildim. Doktorum rahim duvarım kalınlaştığı için kanser şüphesiyle istemiş tüm bu tetkikleri. Altı yıldır düzenli olarak regl oluyorum. Bazen rahmimle öfkeli monologlarım oluyor, neden bana regl dönemlerimde bu kadar acımasız davrandığı için. Fakat bugünden o günlere baktığımda önce sevgiyle kucaklıyorum kendimi, ne çok yol aldık birlikte seninle. Bugün biliyorum ki beni bir kadın yapan şey, salt bir rahime ve yumurtalığa sahip olmam, regl görmem değil. Eğer o gün bir rahmimin ve yumurtalığımın olmadığını öğrenmiş olsaydım da bugün hiçbir şey değişmeyecekti. “Daha az” kadın olmayacaktım. Aynı şekilde bugün düzenli regl olan, rahim ve yumurtalığa sahip olan genç bir kadın olarak bunlara sahip olduğum için kendimi “daha fazla” kadın hissetmiyorum.

Bugün reflü başlangıcı tanısı aldığım sırada doktorumun odasındaki penceresine doğru kafamı çevirip dışarıya baktığım o birkaç saniye beni primer amenore tanısı aldığım güne savurdu. İyi ki de savurmuş.


[1] Primer amenore tıp alanında adet döneminin hiç başlamamış olması durumu olarak ifade ediliyor.

Konuk Yazar

Yorum Ekle